19 Ekim 2010 Salı

Alien (1979)

Bilim Kurgu ve Korku filmlerinin birleştiği nokta olan Alien filmiyle baş başayız. Şimdiye kadar anlattığım Alien'lerin aksine çok daha farklı yönleriyle ele alacağız.

Alienleri tek tek anlatmak isterdim. Fakat bir Alien vs Predator filmi gibi temeli bilim kurgu, aksiyon kökenli bir film olmadığı için türlerini vs anlatmak biraz garip kaçacak. O yüzden isimlerini vererek, linklerle yönlendirmeler yapmak daha uygun. Bu alienler'in ilginç bir yapıları vardır. Üreticileri Alien Queen olan bu Alienler bana zaman zaman Karıncaları ve Arıları hatırlatır. Kraliçe arı veya kraliçe karınca nasıl ki tüm işçiler üzerinde salgıladığı koku ile etki yapar ve işçileri bir nevi çiftleşme ihtimali nedeniyle çalıştırıyorsa, bu Alienlerde aslında benzer bir yapıdadır. Alien Queen yani Kraliçe Alien, alien yavrularını üretir. O yavrulara emirler verir. O yavrular içine yerleşecekleri bir insan ya da predator bulurlar. Surata yapışmak suretiyle insan ya da predator kurbanının akciğerine yerleşir. Sonra yeterli kadar büyüdüğünde kurbanının akciğerini parçalayarak dışarı çıkar, beslenir büyür ve Kraliçe Alien emrindeki Alienlerden biri olur. Alien Queen nasıl bir şey, Predalien nasıl bir şey, Alienler nasıl bir şey resimlerine ve açıklamalarına bakmak için Buradan ve Buradan bakabilirsiniz. Bu linklerde tüm Alien türlerini anlatmadım tabiki. Fakat döngü şu şekilde başlıyor. Facehugger'lar Alien Queen'in yumurtalarından çıkan, İnsan ya da Predator bir kurban bulduğunda suratına yapışarak, kurbanının akciğerine yerleşen ve akciğerinde büyümeye başlayan şey. Görüntüsü bir örümcek gibi. Duvarlarda yürüyebiliyor vs. Aslında bu örümcek içinde gelişecek olan chestburster'i taşıyor. Kurbanının kafasına yapışarak içindeki gelişecek chestbursteri kurbanının akciğerine enjekte ediyor. Enjekte ettiği şeyin Akciğerde büyüyerek, kurbanının akciğerini parçalayıp dışarı çıkmasıyla ortaya yılanımsı yavru chestburster çıkıyor. Bu yavru chestburster beslendikçe büyüyor ve gerçek halini alıyor. İşte burda çeşitlilik başlıyor.
Eğerki facehugger sıradan bir insana yapıştıysa, bu döngünün sonunda akciğeri parçalayarak dışarı çıkan chestburster beslenip büyüyerek Runner Alien ya da Drone Alien haline geliyor. Runner Alienler, normal bildiğimiz o siyah Alienlerin hafif kahverengi versiyonu. O bildiğimiz Siyah Alienlere göre daha hızlı koşuyorlar vs. Bildiğimiz klasik alien diye tabir edilenler Drone Alien ve Savaşçı Alien'ler. Drone ve Savaşçı Alien arasındaki ayrım aslında çokta büyük değil. Drone Alien bildiğimiz bu döngü sonucunda beslenerek büyüyüp gelişmiş Alien oluyor. Yani klasik Alien'imiz. Savaşçı Alien ise Drone Alien'in avlanarak tecrübe kazanması sonucu bir nevi yeni statü kazanarak ismine Savaşçı denilmesi gibi bir şey. Yine görüntü olarak Drone Alien ile aynı görüntüde. Tek farkı biraz daha tecrübeli. Eğerki facehugger'ımız bir Predator'u denk getiripte, Predator'un akciğerine yerleştiyse, Predator'un akciğerinden çıkan chestburster'ın beslenip büyümesi sonucu oluşan şey, Predalien oluyor. Yukarda verdiğim linklerde Drone Alien, Predalien, Alien Queen nasıl bir şeymiş resimlerinide görebilirsiniz. Alien Queen tahmin edebileceğiniz gibi facehugger'ların yumurtalarını oluşturan, Kraliçe Alien. Alien yumurtalarının üreticisi. Ana Alien yani. Filmlerde pek rastlanmayan tip ise ve yukardaki linklerde bulamayacağınız tip Praetorian denilen Alien Queen'in koruyucusu ve muhtemelen tokmakçısı. Praetorian tip olarak Alien Queen'e benziyor. Alien Queen'in azıcık ufak boyutlusu olup, şeklen Drone Alien ve Alien Queen karması bir şey denilebilir. Alien Queen'in koruyucusu görevinde bir rol oynuyor. Drone Alienlerden ve Predalienlerden daha güçlü bir savaşçı denilebilir.

Bu kadar anlatımdan sonra şunu diyelim. Aslında bu yukarda anlattıklarımın direkt olarak Alien filmiyle alakası yok. Fakat Alien filminde geçen yaratığımızın Drone Alien olduğunu bilin istedim. Yukarıda da dediğim gibi Alien filmindeki bakış açımız bambaşka olucak. Alien vs Predator serilerinde olsun ve daha sonraki Alien filmlerinde de olsun temel odak noktası Bilim Kurgu + Aksiyon ya da Bilim Kurgu + Korku + Aksiyon denilebilir. Fakat özellikle bu filmde temel odak noktası Bilim Kurgu ve Korkudur. Aksiyonluk, maceralık bir yanı yoktur.

İşte bu yüzden filmimize Klasik Alien vs Predator mantığı 2 ırkın mücadelesi ve avcılık, kim kimden daha iyi savaşçı ve avcı gibi bir mantık olarak bakmayacağız. Temel odak noktamız bir yaşam mücadelesi ve korku ekseni etrafında gelişicek.

Alien'in ilk filmi ilginçtir ki bakış açısına göre farklılık gösterir. Olaya korku filmi açısından baktığınızda Bilim Kurguyla, korkunun bu derece birleştiği ilk filmlerden denilebilir. İşi bilim kurgu ve korku perspektifinden değilde bir yaşama mücadelesi perspektifinden baktığınızda bir anda felsefi bir evrenin içine girersiniz. Her iki perspektifinde içine sokacağım sizi merak etmeyin :)

Filmimiz bir uzay mekiğinde geçiyor. Bir grup bilim adamı, bir araştırma misali amaçla uzay mekiğine gönderiliyor. Tabiki orda nerden bilsinler bir Alien ortaya çıkacak. Uzay mekiğine giden araştırmacılarımız tabi başlıyor harıl harıl çalışmaya. Olaydan falan haberleri yok. Bi bakıyolarki anaaa değişik bir şey buluyorlar. Hacoo gelin bakın bi garip bi olay bu değişik diyolar. Sonra facehugger dediğimiz o örümcek benzeri şeye denk geliyorlar. Tabi fazla merak herkesin başına bela. Bu nedir haco falan diye bakarlarken, hooop yapışıveriyor.  Suratına Facehugger yapışan amcamız:
Amcamızı bilim adamları masaya yatırıyor. Ölen öldü ama olay neymiş acep deyip incelemeye alıyolar. Tabi ne bilsin gariplerim. Facehugger içindeki Chestbursteri amcanın içine yerleştirdikten sonra görevi bitti. Öldü. Amcanın suratından çıkardıkları Facehugger'ı incelemeye alıyolar ama pek bir şey anlayamıyorlar. Amcanın akciğerinde beslenip, büyüyen chestburster dışarıya çıkıyor. Dışarı çıkan Chestburster'in görüntüsü:
Haco o ne layn diyene kadar Chestburster'imiz vın kaçıyor tabiki. Kendini yakalatıpta öldürtürmü hiç. Daha sonra beslenecek şeyler buluyor ve büyüyor. Büyüyüp Drone Alien haline geliyor. İşte tüm olay buradan sonra kopuyor. Drone Alien haline geldiğindeki hali:



Hayır hayır hiçte sandığınız gibi değil. Alienler öyle gerizekalı tipler değil. Emperyal yapıda olabilirler. Bulundukları gezegeni komple ele geçirmeye çalışabilirler. Gördüğü her kurbana hunharca saldırabilirler. Tipi Alien özellikleri aynen bu şekildedir. Fakat ancak gerizekalı bir Alien, uzay gemisinde temel Alien paradigmalarını uygulamaya koyar. Alienler'in aslında ortama ayak uydurmada ne kadar sağlam bir yapıya sahip olduğunu görüyoruz. Temel Alien paradigması hep aynıdır. Kendine bir kurban bul. Kurbanına yapış fakat bu kurbannın, chestburster ortaya çıktığında, etrafında bir sürü düşman olan bir mekanda olmasın ki, çıkan chestburster hemen öldürülmesin. Facehugger olarak tenha bir yerde kurbanının suratına yapış. İçindeki Chestbursteri yerleştir. Chestburster büyüsün gelişsin. Kurbanın akciğerini parçalasın. Daha sonra Alien kolonisine doğru yola çıksın. Alien kolonisine ulaşarak beslensin. Büyüsün gelişsin ve Runner Alien, Drone Alien, Predalien ya da Preatorian haline gelerek, koloniye yeni bir birey olarak katılsın ve görevini yerine getirmeye başlasın. Temel alien paradigmaları bu şekildedir. Fakat filmden de anlıyabileceğimiz gibi her doğan Alien hurraaa deyip temel alien paradigmalarını güdüselce yürürlülüğe sokmuyor. Ortamına bakıyormuş. Ortamı inceleyen Alien'imiz, bir gezegende değilde, bir uzay mekiğinde olduğunu fark ediyor olacak ki, bu duruma göre hareket ediyor. Zaten filmin Bilim Kurgu + Aksiyon tarzı yerine, Bilim Kurgu + Korku tarzına kaymasının temel sebebi aşağı yukarı budur. Alien'imiz ortaya çıktıktan sonra bakıyor ki koloniye ulaşabilecek durumda değil, temel paradigmalardan sadece hayatta kalma paradigmasını devreye sokuyor. Karşı tarafın sayısal üstünlüğünüde göz önüne olarak sürekli saklanıyor ve sinsice saldırıyor. Açık açık hurraaaaaaaa modunda güdüsel savaşçılık olayını göremiyorsunuz. Karanlık odalardan, karanlık havalandırma borularından saldırıyor sürekli. Tabi bizim bilim adamlarıda sonuçta bilim adamları yani. Bunun olayı nedir vs çözüyorlar yavaştan. Daha sonra bu bilim adamlarımızın içindeki haini buluyorlar. Meğersem aralarındaki tiplerden biri aslında insan değil robotmuş. Bir robot ve insan görünümünde. Amcanın suratı dağıttıklarında anlıyorlar durumu. Meğersem bizim bilim adamlarını bu robotun esas sahibi olan amca göndermiş. Orada Alien olduğunuda biliyormuş. Hem araştırmanın sonucunu görmek hem de robot versiyonunu bizzat oraya göndererek birebir canlı, Alien yaşamını ve yapısını robot üzerinden izleyerek öğrenmek için göndermiş. Bilim adamlarımız çok kızıyor tabi bu durumlara. Tabi yapacak bişide yok. Robotu param parça etselerde neye yarar. İnsan görünümündeki parçaladıkları robot:

Alien'in robotla işi yokki. Bizim kurban bilim adamlarıyla işi var. Alien'imiz o kadar sinsi ki, bilim adamlarımız türlü yollar deniyor. Hareket algılayıcıları vs ile bir elemanı aşağıya gönderiyorlar. Karanlık bir havalandırma borusunda giden elemanımızı sürekli takip. Bilim adamlarımız yukarıdan uyarı ediyor, hacooo geliyo yaklaşıyo, hareket var. Kaç ordan yukarı çık vs desede, aşağı inen gözü pek amcamız geleceği varsa göreceğide var layn moduna girsede, izlerken neyi göstericen olm neyi göstericen diyorsunuz. Alien karanlıkta, köşeye sıkıştırdığı amcamızı bir güzel parçalıyor. Zaten film boyu hep böle sinsice katillikler söz konusu oluyor. Bilim adamlarımız yaratığa türlü kumpaslar kursada Drone Alien arkadaş o boru değil. Sen dünyaya insan perspektifinden bakarken, o dünyaya Alien perspektifinden bakıyor. Senin kanının akışını hissediyor. Sana baktığınızda seni kırmızı kırmızı görüyor. Predator'e baktığında yeşil yeşil görüyor. Boru değil yani o iş öle. Türlü kumpaslar kursa da yemiyor Alien'imiz. Ayrıca o ağzındaki esas kafasını ara sıra çıkarıp, kurbanını çok fena korkutuyor. Öylede leş olaylar oluyor. Böyle yavaşta kafasından ağzını çıkararak, tehditkar bir moda girip göz dağı veriyor kurbanına. Sonra çekip gidiyor. Her seferinde bir tane avlama stratejisi belirlemiş kendince. İşin korku kısmı aşağı yukarı bu şekilde ilerliyor. Sürekli karanlık mekanlarda, köşeye sıkıştırarak öldürmeler, duvarlardan yürüme vb özellikleri kullanmalar. Kendi vücud renginin siyahlığıyla, karanlığın siyahlığının benzerliğinden faydalanmalar vb söz konusu. Filmde Alien ve Bilim insanları arasında oldukça fazla çekişme oluyor. Genelde Alien bilim insanlarımızı sinsice tek tek avlıyor. Karanlıkta gizlenerek vs türlü türlü işler yapıyor. Denk getirirse 2-3 kişi birini öldürüp, diğerlerini kafasından ağzını çıkarıp göz dağı veriyor. Gidiyor vs. Oldukça çok sahne var. Gerilim çok üst düzeyde. Bazı yerlerde öyle gerilimli sahneler varki, ahada şimdi alien çıkacak, adamı fenalara getiricek derken bi bakıyosunuz köpek falan çıkıyor. Hiç böyle Alien falan çıkmaz dediğiniz yerde zart diye dalıyor ortama. Gerilim ve korku öğeleri çok üst düzeyde tutulmuş.

İşin felsefi boyutu ise bambaşka. Olaya insan gözünden değilde, Alien gözünden baktığınızda, tamamen bir yaşam mücadelesi görüyorsunuz. Aslında tam bir güç mücadelesi var. Doğada olduğu gibi. Aynı insan gibi korumasız ve kırılgan bir yapıda ortaya çıkıyor. Kurbanının suratına yapışırken bir insan çiftleşmesi misali sarıp sarmalıyor kurbanının kafasını. Kurbanının akciğerinden dışarı çıkan chestburster ise tamamen savunmasız. Çok ufak bir yılan gibi. Üstüne basıverseniz ölecek. Gel gelelim bu yaşam mücadelesinde ya da hayattaki gibi güç savaşında bir kere güçlendikten sonra işin arkası geliyor. Emperyal bir moda bürünüyor. Temelinde tüm gezegeni ele geçirme arzusu yatıyor. Nasılki insandaki o güçlü olma arzusu, bitmek tükenmeyen güç arzusu, tüm dünyanın egemeni olmayı, tüm dünyaya hükmetmeyi istiyorsa, Alien'larda da farklı birşey yok. Bugün dünyaya hükmedenler nasılki doğduklarında savunmasız bir bebekti. Bakıma muhtaçtı fakat şu an dünya onların ağzına bakıyorsa, Alien'larda da farklı bir durum yok. Savunmasız olarak doğan Alien'lar, güçlendiklerinde tüm gezegeni ele geçiriyorlar ve egemen oluyorlar. Tamamen emperyal bir yapıya bürünüyorlar. Şekil ve görüntü farklılığı dışında alienlar ile insanlar arasında yaşama güdüsü ve yaşam döngüsü bakımından çokta büyük farklılıkların olmadığı ortaya çıkıyor.

Felsefi boyutuyla bakıldığında insanlar ve alienler arasında büyük farklılıklar olmamasına rağmen, görüntü ve korkunçluk bakımından büyük farklılıklar var tabiki. Bu korkunç yaratığımız hayatta kalma mücadelesini, tüm korkunçluğu ve sinsiliğiyle sürdürsede, film dünyasının yüzde 99.9 lık kısmını kapsayan ilke olan, her zaman insanlar kazanır ve mutlu sona ulaşılır ilkesinden yola çıkarak, filmin sonunda tabiki insanlar kazanıyor. Cesareti tavan bilim adamımız ya da hadi kızmasınlar bilim kadınımız ama yok yine kızarlar en iyisi bilim insanı diyelim. Cesareti pek tavan yapmış bilim insanımız işin sonunda bir yol buluyor. Mademki öyle işte böyle diyor. Çok uzun bir kovalamaca oluyor tabiki. Alien'ımızda, Bilim insanımızda hayatta kalmak için herşeyi yapıyor. Bir ara Bilim insanımız uzay mekiğiyle veriyor gazı, uçuyor gidiyor. Alien'den kurtuldu sanıyoruz fakat, Alien'de açık göz. Yok öyle demiş beni burda yanlız bırakıpta gitmek. Sen bir gezegene gideceksin nasıl olsa. O zaman benide götüreceksin ki bende uzay boşluğunda kalmak yerine, gezegene ayak basayım. Olaki orda bizim koloni vardır ona ulaşırım. Olaki yoktur, gezegeni feth ederim mantığıyla düşünüyor. Bizim bilim insanı tabi kurtuldum sanıyor. Eve gidiş hazırlıkları yaparken anlıyor ki kurtulmamış. Astronot kıyafeti giyiyor ve bekliyor ortamda. Sağlamda bir plan yapıyor. Tam böyle Alien'in arkasında uzay mekiğinin dışarıya açılan kapısı var. O kapının önünde duruyor. Alien tepeden iniyor. Bizim kızımızı öldürmek için. Nasıl olsa uzay mekiği yavaştan gidiyor gezegene doğru. Kızın yaşamasına ne luzüm var diyor herhaldi. Tehditi ortadan kaldıralım. İniyor aşşaya, Astronot kıyafetindeki kızımızla göz göze geliyor. Kızımız bir çığlık sonrası basıyor tuşa. Kapak açılıyor. Uzay boşluğunun havasız ortam olması sebebiyle, uzay mekiğindeki tüm hava dışarı çıkıyor. O arada Alien'de kapıdan dışarıya doğru çıkıyor. Tabi tutunuyor ama nafile. Uzay boşluğuna çıkan Alien'imiz, Uzay Mekiğinin motoruna tutunuyor. Bunu gören bilim insanımızda ahada yaktım seni şimdi diyor. Basıyor yumruğunu ateşlemeye. Motor ateş alıyor. Alien'imizde motorun ateşiyle uzaya doğru sürükleniyor. Tutunacak yerde olmadığı için öyle uzay boşluğunda sürüklenip gidiyor. Ölüyor mu ölmüyor mu bellide olmuyor ama Uzay gemisinden dışarı atıldığı açık hale geliyor. Sonrada bizim insanımız eve dönüş hazırlıkları ve yaparak yola koyuluyor.

Bilim Kurgu ve Korku öğelerinin birleştiği bu klasik gibisini zor bulursunuz. Bilim Kurgu ve Korku öğelerinin bu derece çok iç içe olduğu çok ender film vardır. Her ne kadar Alien'lerin aksiyon tabanlı, savaşçılık ve avcılık temelli filmlerine ilgim daha fazla olsada, Alien evrenini başlatan film olmasından dolayı bu filme ayrı bir saygı duymaktayım.

Bu filmi kim izler dersek, bilim kurgu işlerini sevenler izleyecektir. Bilim kurgu başyapıtlarından biri olarak geçer çünkü. Korku filmlerini sevenler, gerilim filmlerini sevenler kaçırmayacaktır. Alien ve Predator serilerini, çizgi romanlarını vs takip edenler, Alien fanları vs Alien'ler için bile seyreder. Benim gibi Alienların savaşçılık ve avcılık yanını daha çok seven kişiler, filmi çok durağan bulabilirler. Fakat Alien'ların farklı bir özelliğine dikkati çektiği için izlenmesi gerekir diyorum.

Filmin traileri için:

Related Posts with Thumbnails