27 Eylül 2010 Pazartesi
Desecration (UK) Röportajı
Çok uzun zamandan beri beklenen Galli’li sapık old skoolcular sizlerle…
Selamlar Desecration !!
1. Öncelikle röportaj için teşekkürler. Nasıl gidiyor ? Desecration’da haberler neler ?
Ben rica ederim ! İşler iyi gidiyor sağol, bu yıl turlamayı bitirdik sayılır, şuan sıradaki albüm için beste yazmaya devam etmekteyiz.
2. Son albümünüz gene çok harika. Nasıl kayıt ettiniz ?
Alışılagelmiş yoldan ! Davulları alıp gitarları koymadan trigger edeceğiz, sonra da bas ve vokali kaydedeceğiz.
3. Fanların tepkileri nasıl oldu ? Biz bayıldık.
Teşekkürler. Albüm görünüşe göre çok iyi gidiyor. Bildirdiğim için memnunum !
4. Stüdyoya gittiniz mi ? Prodüksiyon çok tuttu mu ? Mümkünse bazı kayıt tekniklerinizi anlatır mısınız ? Kayıt sizin için zor mu yoksa kolay bir işlem süreci mi ?
Evet, İngiltere’de Henley’de Phillia Studios’da Nick Hemingway ile kayıt ettik. Sanırım prodüksiyon birkaç bin pound’u buldu. Kayıdı özellikle zor bulmuyoruz, genellikle çok iyi hazırlanmış oluyoruz !
5. Yakın gelecekte yeni split ya da ep planı var mı ?
Şuan yeni albüm için besteler yazıyoruz, fakat ilkin seneye yola tekrar koyulmadan birkaç parça kaydedip çıkacak EP’de kullanacağız gibi.
6. Müziğinizi ve sound’unuzu tarif eder misiniz ?
Biz old skool death metal çalıyoruz, hızlı ve riff tabanlı. Biz çok özeleştirelizdir, bir şeyi bırakmak istemeyiz ama en iyi riffleri ve aranjmanları kayıda geçiririz. Bu yüzden albümlerimiz arasında birkaç yıl farkı vardır.
7. Hangi gruplardan ilham alırsınız ?
Sanırım biz hala grubu başlattığımızda dinlediğimiz gruplardan ve albümlerden ilham almaya devam ediyoruz. Çok fazla eski, yeni ve çeşitli işler dinliyoruz, fakat stilimizi bir türe ya da bir şeye “uymak” için değiştirme niyetinde değiliz, biz sadece en iyi yaptığımızı yapıyoruz !
8. Desecration’ın ilk zamanlarına dönelim. Nasıl başladınız ?
- Ollie: ilk death metal işlerinin ve Slayer’ın cover larını ve kendi parçalarını çalan birkaç adamın arasına katıldım. Ben şuan tek orijinal üyeyim.
9. Debut albümünüz “Gore and Perversion” orijinalde banlanmıştı ve kapaktan ve sözlerden ötürü tüm master teypler yayınlanmadan yok edildi. 1995’de hangi problemlerle karşı karşıyaydınız ? Üstesinden nasıl geldiniz, o süreçten bahseder misiniz ?
Bunların hepsi ben gruba dahil olmadan oldu, fakat esasen albüme el konuldu ve otorite tarafından yok edildi, ve çocuklar içeri alındı. Bundan bir şey çıkmadı, böylece grup beste yazmaya ve albüm yayınlamaya devam etti, ve turlayabildiği kadar ülke turladı. Tek fark grup müstehcenlikle tonunu hafifletti gelecekte benzer bir vakayla karşılaşmaması için.
10. Banlanmış bir albümü olan grup olarak, nasıl hissediyorsunuz ?
Zaman zaman hepimize olan diğer şeyler gibi gerçekten. Kesinlikle bize bazen konuşacak şey veriyor, ve insanların kafasında Desecration isminin kazınmasında yardımcı oluyor. Kötü tanınma gibi bir şey yok..
11. Bu soru Ollie için: Ölü gömücü ve aynı zamanda grupta vokalist olmak heyecan verici olmalı, çok azın bu şansı var, sözlerinden bunu en iyi yönde kullandığını görebiliyoruz. Ölü gömücü olarak sıra dışı olaylarından birini bize bahseder misin ?
Ollie: Çoğu olan şey eski ve aynı şeyler, hergünün gore’u, fakat alışılagelmedik iş tren ve araba kazaları, ya da çifteli intiharları vs.
12. Orijinal debut albümünün kapağı gerçekten gördüğüm en sakat kapaklardan biri. Kim çizmişti ve sen ne düşünüyorsun hakkında ?
- Ollie: Biz de zamanın en sakatı olduğunu düşünmüştük ve biliyorduk, grubun eski üyelerinden biri çizmişti, korkarım ki ismini veremeyeceğim !
13. Favori grubun nedir ? Türkiye’den hiç grup tanıyor musun ?
Çok fazla sayıda favorim var isim verecek gerçekten, fakat tüm zamanların favori gruplarımdan biri muhtemelen Voivod’tur. Death Metal için sanırım Morbid Angel, Vader, Carcass ve Death gelir. Diğer türlerden Jamiroquai, ve The Police tüm zamanların favori gruplarımdan olur. Türkiye’den Cenotaph’ı biliyorum.
14. Sence death metal satanik mi olmak zorunda ?
Hayır. Günün sonunda elde kalan şey müziktir, ve bence artistler, gruplar istedikleri her şey hakkında yazabilirler. Zalim temalar müzik tarzımıza daha çok uyar, fakat bir artist kenidisini limitlemek zorunda olduğunu düşünmüyorum.
15. amerikan ve Avrupa death metal sahnesi hakkında ne düşünüyorsun ?
Avrupa sahnesi İngiltere’den çok daha sağlıklı görünüyor. Avrupa’da çalmaya bayılıyoruz !
16. Desecration’ın her zaman en verimli turlayan gruplardan biri olduğunu biliyorum. Bu durum hiç yeni materyal yazmanıza engel oldu mu ? Türkiye’ye gelmeyi hiç düşündünüz mü ?
Hayır, biz her zaman materyal yazarız, bu durum bazen yavaş ilerler (turladığımızda) fakat yazmaya her zaman vakit vardır ! Türkiye’de çalmak hiç kafalarımızda olmamıştı, fakat bizi görmek isteyen insanlar olursa orada, ve bu durumun olmasına yardım edecek promosyoncular olursa hay hay !
Eylül’ün ortasında Türkiye’ye Gümbet’e tatil yapmaya gidiyorum, yakınlarda metal klüpleri varsa beni haberdar et, haha !
17. Favori filmlerin neler ?
Büyük film fanı değilimdir, ama iyi bir film yeter. Bazı favorilerim Scum, Casino, Goodfellas, Ronin, Leon, the Saw serisi.
18. Ya korku filmleri ?
Ollie benden daha çok korku işlerinde, ve diyor ki: “Yamyam ve Zombi olanlar, artı gerçek yaşam gore filmleri ölümden izler gibi, dehşetcengiz olduklarından !
19. Boş zamanlarında neler yaparsın ?
Başka metal gruplarında çalıyorum (death metal değil), konsere çıkmazken gitar ve bas çalıyor, ve evde kayıt yapıyorum ! Ayrıca dışarı rock klüplerine gitmeyi ve konserlere katılmayı, poker oynamayı ve kız arkadaşımla vakit geçirmekten zevk alırım (ooovvvv!)
20. Türk fanlarına söylemek istediğiniz bir şey var mı ?
Evet, “metal kalın”, ve organizatörlerinize gidin ve yakın bir yerde Desecration’ı çalarken görmek istediğinizi söyleyin ! ;)
Röportaj, aksi belirtilmedikçe Mic ile yapılmıştır.
Extreme Haribo Culture’ye aittir.
Etiketler:
Röportajlar