Gene tek tabanca TRT hükümdarlığında ekseri gece en geç 01 de askerlerin raprapraprap seslerinden az evvel sonlanan cuma gecelerinin yegane eğlencesi "MAVİ AY" ( Moonligting) dizisiydi hiç şüphesiz.
İlk başlardaki senaryoya göre,
aslında cok zengin bir kadın iken takoz kocasının iflası sayesinde herseyini memurlara kaptıran Cybill hatununun elinde onca mal mülkten bir tek Mavi Ay dedektiflik bürosu kalmıştır.
Bunu da elden cıkarmak ister , önce bir büroya da göz atar cünkü burayı emlakcısının tavsiyesi üzerine satın almıstır, neydüğü belirsiz ofis hakkında sahibi olmasına rağmen hic bir fikri yoktur.
Akabinde büroyu kafasına göre işleten, klasörlere göre yüzlerce dedektiflik davasını cözebilmiş ancak sirket kasasına tek 1 dolar bile koyamamış David ile yani nam ı diğer BRUCE WILLIS itiyle tanışır.
Hattı zathında birbirlerine ilk görüşte aşık olsalar da yıldızları hic barışmamaktadır, cok gecimsizdirler paso kavga edip gene kasaya tek kuruş sokamama ancak cok masraf cıkarma kaidesini bozmadan envayi cesit soruşturmaya girerler, önce ellerine yüzlerine bulaştırır biraz şans biraz kurnazlıkla olayı bölümün sonuna doğru ennihayet cözerler .
Topesto adında salak ötesi sekreterin , telefon caldığı vakit firması hakkında sölediği o cok kalabalık söz öbeği ise kimilerinin hala hatırında.
Hem ofiste ayak işleri yapan hem de şamar oğlanı takılan Horbirt tiplemesi de bir nevi mezedir, dizide neredeyse her bölümde ekseri BMW olmak üzere envayi çeşit de araba telef olurdu o meshur kovalamaca sahnelerinde bu da hafızalara kazınmış durumda.
Seneler boyu oynamasına rağmen temposu pek düşmemiştir en son dönemlerinde artık itiş kakış yatma kalkma olayları da hasıl olur işler iyice içinden cıkılmaz hale gelir.
Yıllar sonra Cybill hatunu sinema yada tv dizilerinde pek varlık gösterememiştir, dizinin son bulması ile kadın Holivudun tozlu arşivlerine kapaklanır, Bruce Willis ise düşe kalka kah Newyork metrolarını havaya ucurarak kah spastik mongol ölügören cocuklarla sanat alemlerindeki kariyerini bugünlere değin getirebilmiştir ama hala bu herifi bu dizi ile hatırlayan hatırı sayılı miktarda hayranı vardır.
O dönemler henüz 10 lu yaşlardaki bicok Türk cocuğu safca ve iyi niyetle biraz da böle Kolombo, Mavi ay vs gibi diziler sayesinde "dedektif" mesleğini seçmeye heveslenmişse de gerisi gelmemiş belli ki, aksi halde sokaklar bunlardan geçilmezdi.