25 Ekim 2009 Pazar
RAMBO - İLK KAN
ABD her 10 senede en az bir sefer, artık kendi plan programlarına ve çıkarlarına uygun biraz da kabadayı bir ruh haliyle envayi çeşit memlekete saldırır, kimi zaman yakar yıkar kimi zaman taklaya gelir, ordusu mordusu halk iyice aşağılanır enayinin daniskası olur ve geriye biraz da tökezleyerek gelir orduları.
Bir de bunu tabii acite etmeleri var, Halivud sineması da böyle ürünlerle dolmuş taşmış. Hele kimi 3. ve hatta 4. sınıf savaş, komando, cephe sonrası hastalıklar filmleri vardır 30 dakka bile katlanamazsınız.
Ama RAMBO - İLK KAN şu siyasi, güncel bakışla bakmazsınız uzak ara üstte tarif edilen türlerden farklıdır, bir coğunun atasıdır, bu beyaz perde alemlerinde bir nam sahibi bir filmdir.
Envayi çeşit memlekette sayısız kereler gösterime girdiği ve binlerce kere tv de oynadığı halde, hattı zathında cok da kalite birşey olmamasına rağmen RAMBO hala cok kişiyi ekrana civiler.
Madem böle bahsettik, kadroyu yazalım kaynak siteden IMDB den:
Sylvester Stallone John J. Rambo
Richard Crenna ... Col. Samuel Trautman(Albay amca )
Brian Dennehy ... Hope Sheriff Will Teasle
Bill McKinney ... State Police Capt. Dave Kern
Jack Starrett ... Deputy Sgt. Arthur Galt
Michael Talbott ... Deputy Balford
Chris Mulkey ... Deputy Ward
John McLiam ... Orval the Dog Man
Alf Humphreys ... Deputy Lester
David Caruso ... Deputy Mitch
David L. Crowley Deputy Shingleton (as David Crowley)
Don MacKay ... Preston (as Don Mackay)
Charles A. Tamburro Pilot (as Chuck Tamburro)
David Petersen ... Trooper
Craig Huston ... Radio operator (as Craig Wright Huston)
Filmi olur ya izlememişler veya hatırlayamamışlar vardır konusu mealen,
Savaş gazisi Rambo ekseri tabanvay ve otostop ile yolculuk eden serseri bir mayın gibi ortada sırt cantası ile dolanan, kalbi kırık ve buruk , halkı tarafından takdir edilmek bir yana hic siklenmeyen bir adamdır.
Gene öyle dolanırken bir kasabaya yolu düşer.
Amacı bikac bisi zıkkımlanmak sonra da yola devam etmektir.
Ama heyhat.. Kasabanın racon şerifi, bunu hic göze gelmez olası bela potansiyeli biri olarak görür biraz tatlı biraz sert kasabanın sınırından otomobiliyle çıkarır.
Ancak bu iş coni nin işine hic gelmez. İçinde bir nefret kabarmaktadır. Biraz tereddüt ettikten sonra hak hukuk tribine girip kasabaya yönelir. Alt tarafı ucuz hamburger yemek istemektedir oysa uğruna askerdeyken canını dişine takıp en tehlikeli görevlere gittiği ülkesinde sakıncalı madde ilan edilmiştir.
Şerif olaya uyanır ve lavuğu sikten soktan bir bahane ile ofisine getirir.
Hadise burada kopar, diğer rangerler coni denene zıt gider biraz döver ıslatır hırpalarlar. Ancak hesaba katamadıkları şey: Rambo hacı cok iyi eğitilmiş süper gücleri olan bir komandodur ve kendisi artık kontrolden cıkmıştır...
Derhal kirişi kırar bir motosikletle en iyi bildiği mekana, yani kış ortasında ormana dalar. Bundan sonrası zaten cok fantastik kuntastik:)
Önce, hırpaladığı şerifin adamlarını tepeler akabinde birkac özel kuvvet ekibine kök söktürür. Kolluk gücleri de olaya odaklanır hatta İşi bomba atmaya kadar vardırırlar, ama gözüpek Rambo bir eski madende kapana kısılmışken bu bombalı saldırıdan da kefeni yırtar.
Akabinde kendisini eğiten subay dayı devreye girer, önce şerifi uyarır,
"bu cok fena bi adam, bunla cok papaz olmayın.." dediyse de umursamazlar, bu kez kendi eğittiği Rambo ya teslim ol dediyse de Rambo da artık kızışmıştır, kafası fena atmıştır, boğa gibi üstlerine gidecek ve kasabayı sikip atacaktır..
Öyle de olur. Sayısız arac ve kamyon, bikac dükkan bir benzinlik havaya ucar ve tüm bunları eğitimli amerikan askeri Rambo, tek başına halleder.
Aldığı eğitim gereği doğadaki sopalardan ağac dallarından bile faydalanır, cocuk oyuncağı gibi basit ama etkili bubi tuzakları hazırlar rangerlerin anasından emdiği sütü burnundan getirir..
En son subay paşasıyla bir duygusal konuşma var, en can alıcı yer de burası. Rambo dertlidir, kimse onu siklemiyor, iş vermiyor, kız vermiyor, kaşarlar da pek vermiyor, bunalım denizlerinde caresizce kulaç atıyor.
Albay, tamam evladım der sen gel teslim ol, bakarız hal caresine.
Tabii yaşam burdan sora yavaştan normale döner , eleman ifadesi alınmak üzere savcı karşısına yollanır ve mutlu son:)
Bir dönemin en sıkı filmlerindendir, buralarda yazmasak olmazdı.Altta da bikac sahne var filmden, meraklılarına ya da özlemişlerine.