9 Mart 2011 Çarşamba

Fear Factory - Digital Connectivity (2001)



Birçok kişinin gönlüne taht kurmayı başarmış olan yeniliklere açık, teknolojiden korkmayan kült grup Fear Factory’nin 2001 yılında yayımlamış olduğu Dijital Connectivity DVD’si konuğumuz…

Endüstriyel müziği Death metal/Groove ile birleştirerek kendine özgü bir sound yakalamış olan grup, benim için 2 klasik albüme imza atmıştır: “Soul of a New Machine” ve “Demanufacture”. Sonraki albümlerde çok daha farklı işler deneyerek çizgisinden biraz kopmuştur, klavyeler Damanufacture sonrası dominant enstrumantel halini almıştır gibi gibi…

Soul of a New Machine” ile meydanlara bomba etkisi ile düşerek, Napalm Death’in en death metal albümü “Harmony Corruption”ı hatırlatan fevkalede bir albüme imza atmıştır grup. Burton’ın brutalleri Barney tarzında bağırarak gürletmekte, grupta en önemli özelliklerden biri isie kesinlikle temiz vokallerde, ve bunu brutal vokallerle ve müzikle oldukça cuk oturacak şekilde kullanabiliyor olması.
Dvd belgesel şekilde kronolojik sıralama izlemiş, 2 diskden oluşuyor. FF’nin elemanları kendini tanıtarak başlıyor belgeselimiz.

Kadro şu şekil;
Burton C. Bell - Vokal
Dino Cazares - Gitar
Christian Olde Wolbers - Bas
Raymond Herrera - Davul

İlk albüm “Soul of a New Machine” in giriş parçası ve FF deyince ilk aklıma gelen parça “Martyr” yıkımı 93” Dinamo konserinde gerçekleşiyor. Özellikle bu albümde Raymond çok iyi bir performans sergiliyor ve bunu canlıda görebilmek çok güzel bir şey. Kondüsyonu çok iyi, çok sıkı çaldığını yakın çekimlerle görebiliyoruz.



Ardından grup üyeleri birbirini anlatıyor birkaç cümleyle. Raymond, Burton için o sıra benim oda arkadaşımdı, diğer gruplarla da çaldığını söylüyor. Sonra Burton gruba gelmiş ve grup üyeleri ona bizim grubun vokali olmalısın demişler, bunu yapmalıyız ve o da dahil olumuş “Soul of a New Machine”in sözlerini yazmaya koyulmuş.



Dino ve Burton gruba sonradan dahil olan bascıları Christian’ın gelişini anlatıyorlar, yurt dışından gelmiş kasım 1993’de. Biohazard’dan gitarist Bobby Hambel tanıştırmış Christian’ı bir barda. Burton Christian’a tremelo pick yapabiliyor musun diye sormuşlar, denemişler elemanı, ve harikaydı diyor.

Ardından gene Dinamo konserinden “Scapegoat” parçası giriyor. Burton’ın çok sevdiği grup Monster Magnet şörtüyle görüyoruz kendisini, Christian’ın tremelo kazımalarına yakın çekim yapıyor kamera. Ara ara da daha eski 1993 konserinden mosh görüntülerini de esirgememişler.

Hemen ardından “Scumgrief” giriyor, aynı mekandan, seyircinin coşkusu çok yüksek, herkes birmiş gibi görünüyor. Dino keyfinden gayet memnun, seyirciyle devamlı göz teması içinde. Millet birbirinin üzerinden yuvarlanıyor, kendilerine müziğin gazından kurtaramıyorlar.

Burton Christian hakkında konuşuyor. Christian kasaba çocuğu gibi iyi diyor. Çok fazla çalışıyor ve bir fırsatı vardı ve bunu çok iyi kullandı, hayatını değiştirdi sonsuza dek diyor. Sonradan Raymond hakkında konuşuyor. Raymond’un sade bir kişiliği olduğundan söz ediyor. Çok sade, basit bir yaşam sürdüğünü söylüyor. Bu esnada Raymond’un Dino ile playstation’da Tekken’e tutulduğunu görüyorsunuz. Sonraki karelerde Raymond’un tıka basa yerkenki görüntüleri yansıtılıyor hızlı bir biçimde. Burton anlatmaya devam ediyor, proglamlanmaya geçmiş biri gibi olduğunu, “evet”, “hayır” şeklinde gittiğini belirtiyor.



2. albüme “Demanufacture”ye geçiyor DVD. Ama hangi haberle derseniz. Yaklaşık 300 kişilik gençlik, promosyoncular FF çalmayacağını söyledikten sonra vitrin camlarını aşağı indirerek öfkelerini atmış olduklarının haberiyle ! Bu olaydan bazı kareleri eksik etmemişler.

1996 “Machines of Hate” konseri ile devam etmekte. Burda görüntü de ses de Dinamo konserinden daha kötü, daha çiğ geliyor. Mekan kapalı alan “Demanufacture” ile başlıyor, gitar boğulmuş, bas daha belirgin, Burton’ın acı dolu bağırışları ile Raymond’un tokmakları duyulabiliyor ! Kalabalık gene feci gaza gelmiş olduğu açık, resmen durmak bilmeyen bir kudurukluk var.

Konser öncesi fanların oluşturduğu uzun kuyruk kameralara yansımış. Burton birçok farklı tarzda fanların olduğunu söylüyor. Bu kez memeleri açık cumbul cumbul sallayan farzı mayel tokmakçısının omuzlarında şörtünü sallayan bir fan kameralara geliyor konser kalabalığının içerisinden. Konser sonrası FF elemanları satış standlarında fanlarıyla resim çektirip, aldıkları ürünleri imzalıyorlar. Fanların envai yerlerine yaptırdıkları FF logosu dövmelerden örnekler görüyoruz.



MTV’ nin Headbangers’ Ball programı için canlı çalınan favori parçam olan “Self Bias Resistor” u izliyoruz. Akabinde gene aynı albümden “Replica” parçası için çekilecek olan vidyo yapım aşaması anlatılıyor. Raymond aynı parçayı tekrar ve tekrar 78 saat toplamda çaldıklarını söylüyor, bu arada ilk vidyoları olduğunu da belirtmiş. Akabinde klip ekrana giriyor.





“New Breed” parçasıyla beraber karavan yolculuklarından bir güzel kesit gösteriyor. Bir cici vücudunu, kalçasını sergiliyor,ve şaplağı inidiriyor kendi götüne, ama maalesef bu pek uzun sürmüyor. Hemen ardından Head of David cover parçası “Dog Day Sunrise” parçasını banttan, konser performansıyla izliyoruz. 1.diskimiz burada sonlanıyor.



2. Diskimiz Japonya’dayken röportaj sırası çekilen görüntüler yansıtılmış. Japonların bize karşı iyi, kalabalığın mükemmel olduğunu söylüyor Burton ve ekran değişiyor.

“Obsolete” kısmına geçiyor Japonya konseriyle. Fanlar gene kuduruk, fakat buradaki çekimler iyi olmasa bile ses kalitesi baya düşük, enstrmanlar birbirine geçmiş, duvardan bir gürültü şeklinde, yani pek dinlencesi yok denebilir.Konser sonrası kulisde üyelere Obsolete albümüne özel cam çerçeveli Obsolote plakı hediye ediyorlar, tıpkı albüm kapağındaki “S” şeklindeki omurga gibi eksik edilmemiş. Araya “Obsolote” albümünden klip giriyor. Sonrası büyük ihtimal tur otobüsü içindeler ve şoför ile geçen taşak muabbetleri ekrana geliyor.

“Digimortal” kısmı geliyor. Stüdyo çekimi görüntüler ve üyelerin hallerini görüyoruz. Ardından Burton’ın vokal performansı çekimi… 2001 Reading konserinden birkaç parça izliyoruz, ardından gene başka bir klip. Ve klibin yapım aşamasında yaşanılan durumlar izleyiciyle paylaşılmış.

FF’nin zamanla değişen 4 logosu ekrana giriyor, ardından Dino’nun Pantera ile beraber çaldığı “Walk” parçasını seyrediyoruz, çok kısa sürse de tekrar Dimebag ile Anselmo’yu görmek kötü olamaz. Üyeler FF’ ile yaşamlarının nasıl değiştiğini ve memnuniyetlerini dile getiriyorlar son cümleleriyle ve DVD bitiyor.

Endüstriyel müziği sevip de FF’yi es geçemezsiniz, bu müziğin yaratıcıları olmayabilirler fakat kesinlikle yaptıkları işte en iyiyi başarmaya çalıştıklarını bu DVD’de kendi gözlerinizle şahit olabilirsiniz. Baştan sona, nereden nereye geldiklerini görmek, üyeleri daha yakından tanımak isterim diyorsanız kaçırmamanız gerektiğini söylerim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails