Tom Angelripper her zaman değişik işlere koşturur. Bizleride hep sevindirir. Die Knappen'de işte böyle ilginç bir projesi.
Albümdeki Kadro:
Tom Angelripper - Vokal
Detlef "Magic" Lauster - Gitar, Vokal
Ralf "Schiri" Schieritz - Bas
Stefan "Sys" Schlüter - Davul
Albümdeki Şarkılar:
1.Auf Kohle Geboren
2.Der Alte Mann Von Revier 10
3.Et Nützt Ja Alle Nix
4.Wir Sind Knappen
5.Kein Weg Ins Licht
6.Vor Ort
7.Kommt Mit Auf Ein Bierchen Nach Gelsenkirchen
8.Glück Auf Jupp
9.Man Sagt...
10.Schalke Ist Papst
11.Mädchen Aus Dem Kohlenpott
12.Steigerlied
Şarkı sözlerinden tutunda, şarkı isimlerine vs hepsi Almancadan oluşuyor. Tom anadilinde şarkı söylediğinde daha bi güzel oluyor hani. Die Knappen Almanyanın Ruhr bölgesinde çok bilinen, madenciler için kullanılan eski bir terimmiş. Nasıl bizde Batıda Tarladaki işçiler için Amele kelimesi yaygın, doğuda Tarladaki işçiler için Irgat kelimesi yaygındır. Almanyanında Ruhr denilen bölgesinde madencilere Die Knappen deniliyormuş demekki. Tom Angelripper'in eskiden maden işçisi olmasından ötürü olsa gerek ki madencilikle ilgili sözler yazmış. Madencileri anlatan bir oluşum gerçekleştirmiş. İşin tarihçesini daha ileride nasıl olsa devam ederiz. Müziğe geçelim.
Aslında müzik tam olarak nedir derseniz tam bi karşılık bulamamaktayım. Metal arşiv Heavy Metal olarak yazmış. Fakat benim şahsi fikrim Heavy Metal sayılmaz. Punk öğeleri var. Rock öğeleri var. Yer yer Heavy Metal öğeleri var. Hardrock öğeleri var. Hardrock/Punk falan desek sanırım doğru olur.
Davulcu amcada haliyle bu doğrultuda çalıyor. Punksı bölümlerde klasik punk ritimlerinde olduğu gibi gaz bir şekilde (Gaz dediysek Thrash gazı gibi değil tabiki.) çalıyor. Bir anda kendinizi punk dinlermiş gibi hissediyorsunuz. Daha sonra Rock tabanlı bir davul diyebiliceğimiz işlere de geçmekle birlikte Heavy Metal işlerinde görebiliceğimiz türde işler çoğunluğu oluşturmakta. Kısaca aslında Davulcu Heavy Metal ile Punk arasında gidip geliyor diyebiliriz. Duruma göre muamele yapıyor bir nevi.
Gitarda aynı şekilde yer yer punk tipi riffler çalıyor. Yer yer Heavy Metalimsi şeyler çalıyor. Bazen bildiğin Rock tipi, bazen Hardrock tipi işler çalıyor. Haliyle tam olarak sınıflamak aslında zor. Çok ilginç geçişler olmakla birlikte hiç bir zaman sıkılmıyorsunuz. Arada giren soloların Heavy Metal işi olduğu çok açık :) Bunuda söylemezsek olmaz. Heavy Metal havasına soktuktan sonra, bir anda işler değişiyor tabi. Gitar tonlamaları tüm bu işleri yapabilicek şekilde hassas ayarlanmış. Yer yer Almanların Industrial Metal grubu Rammstein'ı andırıyor gibi gelirse şaşırmayın. Gitarları dinlerken bazen bu tür bir hisse kapılsamda aslında Rammstein ile aynı mantık olduğu söylenemez. Rammstein'ı andırmasını aslında gitarla ilgili bir yanı olsada, temel olarak vokalle alakalı bir durum.
Vokalde ise Tom Angelripper var. Boru değil yani. Peki nasıl okuyor? Sodom'daki gibi okumadığı kesin şimdi :) Daha çok punkvari bir vokal yapıyor diyelim. Yani Tom Angelripper punk okusa nasıl olurdu sorusuna bir cevap gibi aslında. Böyle bağırıyormuş modunda bir vokal yapmış. Burdaki bağırmayı Thrash Metalde yaptığı gibi böyle bağrış çağrış bir modda düşünmeyin tabiki. Punk gruplarında olduğu gibi bir bağırış olarak düşünün. Gitarcıyla beraber bağırışları dinlerken punk atmosferine sokmaya yetiyor. Ara sıra Rammstein'ı andırıyor dememin sebebide aslında vokal kaynaklı. Rammstein vokalcisinin ara sıra okuduğuna benzer bölümler var. Aslında Tom'un almanca okuması ve bağırırken sesinin ara sıra Rammstein'ı andırması bunda bir etken diyebilirim. Haa yanlış anlaşılmasın, Tom Angelripper Rammstein gibi bir şey yapmaya çalışmış demiyorum. Almanca okumasından ötürü yer yer andırıyor sadece diyorum. Tom Angelripper'in aslında ne kadar üretken bir adam olduğununda kanıtı diyebilirim. Sodom'da Thrash Bağırışları, Scream Vokal, Brutal Vokal işlerini yaptı. Burda da punk vari işlere girmiş. Demekki çeşit çeşit çok farklı müziklere vokalini uydurabiliyor. Her yiğitin harcı değil bu işler. Bu kadar geniş yelpaze iş yapmak kasar adamı. Buda Tom Angelripper'in profesyonelliğini gösterir ki zaten profesyonel olduğunu biliyorduk, bir kere daha kanıtlanmış oldu.
Kayıt kalitesi bu tarz müzik için çok iyi diyebilirim. Ara sıra bass partları giriyor ki o bölümlerde ne kadar temiz bir kayıt olduğunu daha bir net anlıyorsunuz. Kayıt üzerine çok fazla söylenecek bir şey yok aslında. Sodom'un son albümüne benzer bir kayıt kalitesi var. Daha ne olsun ki?
Söz konseptine gelince başlangıçtaki tarihe devam edebiliriz. Söz konsepti tamamiyle Madencilik ve maden işçileri hakkında. Tom Angelripper eskiden muhtemelen adı geçen ruhr bölgesinde maden işçiliği yapmış olsa gerek ki gruba böyle bir isim koymuş. Tom Angelripper baştan beri her türlü muhalefeti yapmıştır. Sodom'dayken ilk dönemlerde dinlere muhalefet ederken, daha sonraları savaşlara muhalefet etmiş, sonrasında siyaset, politika gibi alanlarda muhalefet etmiştir. Japonyadaki adamların balinaları katletmesi dahil bir çok alanda sesini duyurmuştur. İsyanım var arkadaş deyip, dillendirmiştir şarkılarında her türlü. Bu grubu kurmasıda aslında bana göre çok olağan bir durum. Son zamanlarda gelişen siyasi, politik durumlar ve madenlerle ilgili durumlara bakıldığında Tom Angelripper'in yapmasını beklediği bir şeydi. Tom Angelripper'de beklendiği gibi yapmış. Eskiden Maden işçisi olmasıda özellikle bu konuya değinmesine neden olmuş. İşçi hakkı, emekçi hakkı vs bu durumları anlatıyor. Madencilik şartları, Madencilerin çektikleri vs grup tamamiyle bu konuların üzerine eğilmiş durumda.
Albüm kapağıda tamamen bu konu üzerine kurulu haliyle. Maden içinde başında madenci kaskı bulunan bir bebek, madenin içinde duruyor. Etrafındaki madenlere bakıyor. Madenciler doğumdan ölüme hep madenci gibi bir eleştiri yapılmış. Söz konsepti göz önüne alındığında, bu tip bir kapak beklenirdi zaten.
Sonuç olarak Tom Angelripper'i fanları zaten kaçırmayacaktır. Ben Hardrock ve Punk türü işleri seviyorum diyorsanız hiç kaçırmayın.
Albümden şarkılar ve canlı performasn için:
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder